NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
1 - (520) حدثني
أبو كامل
الجحدري.
حدثنا
عبدالواحد.
حدثنا الأعمش.
ح قال وحدثنا
أبو بكر بن
أبي شيبة وأبو
كريب. قالا:
حدثنا أبو
معاوية عن
الأعمش، عن إبراهيم
التيمي، عن
أبيه، عن أبي
ذر؛ قال: قلت: يا
رسول الله! أي
مسجد وضع في
الأرض أول؟
قال "المسجد
الحرام" قلت:
ثم
أي؟ قال "المسجد
الأقصى" قلت:
كم بينهما؟
قال أربعون سنة.
وأينما
أدركتك
الصلاة فصل
فهو مسجد". وفي
حديث أبي كامل
"ثم حيثما
أدركتك
الصلاة فصله.
فإنه مسجد".
[ش
(أول) بضم
اللام، وهي
ضمة بناء،
لقطعه عن الإضافة.
مثل قبل وبعد.
والتقدير أول
كل شيء].
{1}
Bana Ebu Kâmil
El-Cahderî rivayet etti. (Dediki): Bize Abdülvâhid rivayet etti. (Dediki): Bize
A'meş rivayet etti. H.
Bize Ebu Bekir b. Ebî
Şeybe ile Ebu Kureyb de rivayet ettiler. Dedilerki: Bize Ebu Muâviye,
A'meş'den, o da İbrahim Et-Teymiden, o da babasından, o da Ebu Zerr'den naklen
rivayet etti. Ebu Zerr şöyle demiş: Ben:
— Ya Resulullah! Yer yüzünde ilk kurulan mescid
hangisidir? dedim. Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
— «Mescid-i Haram'dır.» buyurdular.
— Sonra hangisidir? dedim.
— «Mescid-i Aksâ'dtr.» buyurdular.
— Bunların arasında ne. kadar zaman vardır?
dedim.
— «Kırk senedir. Sonra nerede namaz vakti
gelirse namazını orada kıl. Orasıda bir mescid'dir.» buyurdular.
Ebu Kamil'in hadîs'inde;
«Sonra sana namaz vakti
nerede gelirse namazı hemen kıl, çunku orası da bir mescid'dir.» ibaresi vardır.
2 - (520) حدثني
علي بن حجر
السعدي.
أخبرنا علي بن
مسهر. حدثنا
الأعمش عن
إبراهيم بن
يزيد التيمي.
قال:
كنت
أقرأ، على
أبي، القرآن
في السدة.
فإذا قرأت
السجدة سجد.
فقلت له: يا
أبت! أتسجد في
الطريق؟ قال:
إني سمعت أبا
ذر يقول: سألت
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم عن أول
مسجد وضع في
الأرض؟ قال
"المسجد
الحرام" قلت:
ثم أي؟ قال
"المسجد
الأقصى" قلت:
كم بينهما؟
قال "أربعون
عاما. ثم
الأرض لك
مسجد. فحيثما
أدركتك
الصلاة فصل".
[ش
(السدة) واحدة
السدد، وهي
المواضع التي
تطل حول
المسجد،
وليست منه،
وليس للسدة
حكم المسجد
إذا كانت
خارجة عنه.
وقال الأبي في
شرحه على
مسلم: هي فناء
الجامع].
{2}
Bana Alî b. Hucr
Es-Sa'di rivayet etti. (Dediki): Bize Ali b. Mushir haber verdi. (Dediki): Bize
A'meş, İbrahim b. Yezid Et-Teymi'den rivayet etti. Demiş ki:
Ben mescid avlusunun
kenarında babamdan Kur'ân okuyordum. Ben secde âyetini okursam, o secde ederdi.
Kendisine: «Babacığım, yolda secde mi ediyorsun?» dedim. Babam:
«Ben Ebu Zerr'i şöyle
derken işittim, dedi:
Resulullah (Sallallahu
Aleyhi ve Sellem)'e yer yüzüne kurulan ilk mescidin hangi mescid olduğunu
sordum.
— «Mescid-i
Horam'dır» buyurdu.
— Sonra hangisidir? dedim.
— «Mescid-i Aksa'dır» buyurdu.
— Aralarında ne kadar zaman vardır? dedim.
— «Kırk yıldır. Sonra (Şunu bil kî) yeryüzü
senin için mescid'dir. Binâenaleyh sana namaz vakti nerede gelirse hemen
(orada) namazı kıl.» buyurdular.
İzah:
Bu hadîsi Buhari
«Kitâbu'l-Enbiyâ»'da; Nesâî «Enbiyâ» ve «Tefsir» bahislerinde; İbni Mâce dahi
«Namaz» bahsinde tahrîc etmişlerdir.
Aksa: Pek uzak, en uzak
mânâsına gelir. Kudüs'deki Mescide bu ismin verilmesi bâzılarına göre Kabe'ye
pek uzak olduğu içindir. Bâzıları ondan daha gerilere doğru başka bir ibâdet yeri
bulunmadığı için; bir takımları da pisliklerden temiz ve mukaddes olduğu için
bu isim verildiğini söylemişlerdir.
Görülüyorki Hz. Ebu
Zerr evvelâ yer yüzünde kurulan ilk mescid'in hangi mescid olduğunu, sonra
ikinci mescid'i sormuş, üçüncü olarak da iki mescid'in bina edilmeleri arasında
ne kadar zaman geçtiğini anlamak istemişdir. Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve
Sellem) onun suallerine sıra ile cevap vermiş; ilk mescid'in Kabe, ikincinin
Mescid-i Aksa olduğunu, aralarında kırk yıllık bir zaman bulunduğunu
bildirmişdir.
İbnü'l-Cevzî, Kabe'yi
İbrahim (Aleyhisselâm)'in, Mescid-i Aksâ'yı ise Süleyman (Aleyhisselâm)ın bina
ettiğini, aralarında bin seneden fazla bir zaman bulunduğunu söyliyerek
mes'elenin müşkil olduğuna işaret etmişdir. Bu müşkili Kurtubî şöyle
cevaplandırmışdır: «Gerek bu hususdaki âyet gerekse bu hadîs îbrâhim ile
Süleyman (Aleyhisselâm) 'in mezkûr mescidleri yeni yaptıklarına değil,
başkaları tarafından yapılan eski binalarını yenilediklerine delâlet ederler.
Kabe'yi ilk bina edenin Adem (Aleyhisselâm) olduğu da rivayet edilmişdir. Bu
takdirde Âdem (Aleyhisselâm) 'dan kırk sene sonra oğullarından birisi Mescid-i
Aksâ'yı bina etmiş olabilir.
Aynî 'nin beyanına göre
Kabe'yi ilk defa melekler bina etmiş; sonra İbrâhîm (Aleyhisselâm) daha sonra
sıra ile Amâlika, Cürhum ve Kureyş onu yenilemişlerdir. Kureyş'in bina etmesi
Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in gençliğine tesadüf etmiştir. Daha
sonra Abdullah ibni Zübeyr ve Haccac
bina etmişlerdir.
İbni Kesir Beyt-i
Makdis'i ilk mescid yapan zat'ın İsmail (Aleyhisselâm) olduğunu, Hz. Süleyman'a
ise onu tamir emir buyurulduğunu söylemişdir. Bu husûsda daha başka rivayetler
de vardır. Hz. Ebu Zerr'in suâli iki mescid'den hangisinin târih itibarı ile
evvel yapıldığına yahut hangisinin daha faziletli olduğuna dâirdir.